Mikroskopların kullanım alanı sınırsızdır.
Mikroskoplar için ayrıca ek ekipmanlar da
mevcuttur: Görseli direk bilgisayara
aktarmak için Software-kit
(yazılım ve veri
kablosu)

Yazılım-Kiti
Slaytlar
/ Lameller
Mikroskoplar takımı
Mikroskoplar
Kullanımı
Mikroskoplar kullanırken iki nedenden
dolayı hata yapılabilir:
- Aşırı ayar
Basit objelerin bölümlerini
incelemek için başlangıç
seviyesindekilere yeter saydamlık
vardır ve 50x ve 300x aralığı
yeterlidir. Sadece mikrotom
ile kesilmiş objeler çok ince
olacağından arttırma
gerekir. Ayrıca kanı gözlemlemek
için
yüksek magnifikasyon (x1,000 ve
daha büyük) gereklidir.
- Mikroskop objektifinin yanlış
ayarlanması örneğin kötü
görünmesine yol açar.
İlk
önce yüksek magnifikasyon ile kısa
bir netlik ayarı yapılır.
İyi
bir netlik için lens örneğe
yakın tutulmalıdır. Bu
durımda göz ile
görülebilir ve ince netlik
ayarı yapılabilir.
PCE
İnstruments'e ayit olan
mikroskoplar pratik kullanımı
Mikroskoplar Temizliği
Net görüntü elde edebilmek için
mikroskoplar optiklerinin temiz
olması gerekir. En büyük sorun
tozdur. Toz; imajın net gözlenememesine,
cam yüzeyinin çizilmesine, mikroskop
cihazların bozulmasına ve kaygan yüzeyin
tahribatına yol açar. Bu yüzden
mikroskoplar tozdan korunması
bakım için önemlidir. Bu yüzden
mikroskoplar kullanılmadıkları
zaman yumuşak ve kolay
temizlenebilen bir örtü ile her yeri
kapatılacak şekilde örtülmelidir
ve düzenli yıkanmalıdır.
Mikroskoplar parçalarını
temizlerken kir çeşidi gözetilmelidir:
toz partikülleri (lamel tortuları,
kumaş parçaları, vb) ve genel
kir (parmak izleri, vb).
Mikroskoplar
çıplak gözle görülemeyen çok küçük
objeleri gözlemlemeye yarar. En yaygın
olanı optik lenslere dayalı
optik mikroskoplardır.
Mikroskoblar parçaları
Modern
mikroskoplar çeşitli öğerlerden
oluşabilir. Ağaşıdaki
resimde bir mikroskobun en önemli parçaları
gösterilmektedir.

|
1- Oküler
2- Kol / tüp desteği
3- Nesne tablası
4- Kaba ve ince ayar
5- Nesne tablası yüseklik
ayarı
6- Ayak
7- Işık kaynağı
8- Kondensatör
9- Klips
10- Objektif
11- Döndürücü
12- Tüp
|
Mikroskoplar çeşitli parçalardan
yapılmıştır: Optik
ve mekanik. Aşağıda bu
parçalardan bahsedilmektedir:
- Oküler: Bunlar, mikroskoblar gözlemcisine yakın olarak konulmuş
lenslerdir.
- Kol / Tüp desteği: bunlar ayağa
dikey biçimde yerleştirilmiştir,
dik veya kavisli olabilir ve ayakla
birleştirme amaçlıdır.
- Tabla: bu bölüm obje konulan, iki
klipsi ve gözlem
ışığının
geömesi için bir deliği bulunan bölümdür.
- Kaba Ayarlayıcı: lensleri hızlı
biçimde odaklama ya da kareket
ettirmeye yarayan vida
- İnce Ayarlayıcı:
Lenslerin yavaş biçimde hareket
etmesini sağlayarak odak yapmaya
yarayan vida
- Tabla yüksekliği ayarlama:
Tablanın yüksekliğini
ayaralayan vida
- Ayak: Mikroskobu tutan gövde
- Işık kaynağı: Örnekleri
ve onjeleri gözlemleyebilmek için
ışıklandırma amaçlı
kullanılır ve ayak bölümünde
yer alır.
- Kondensatör: Tablanın altında
yer alan, ışığı
obje üzerinde yoğunlaştırmaya
yarayan lenslerdir.
- Klipsler: Tabla üzerine yer alan ve
örnekleri tutmaya yarayan iki adet
klipstir.
- Objektif: Örneğe
en yakın olan ve imajı büyüten
lenstir.
- Döndürücü: Bu bölçümde
objektifler yer alır ve bu
objektifleri döndürerek değiştirmeyi
sağlayan bir sistemdir.
- Tüp: Okülerin konumlandırıldığı
bölümdür. Alt kısmında
objektiflerle döndürücü yer alır
ve üst kısmında ise oküler
bulunur.
Mikroskoplar aşağıdaki
bölümlerden oluşur:
Ayak, mikroskoblar'ı tutan bölümdür ve diğer
parçalar da buraya tutturulmuştur.
Tüp desteği, optik ve tablayı
tutmaya yarayan bir sütundur. Tüp,
neredeyse her zaman eğri bir
poziyondadır ve dik olduğu
durumlar çok istisnadır. Çalışmak
için destek birimi, ortasında bir
deliğin bulunduğu tabladır.
Netlik için genelde iki düğme
vardır, kaba ayar kolu ve ince ayar
kolu. Mikroskobun diğer bütün öğerleri
aydınlatma ve örnek üzerine arttırma
ve optik bölümlerdir. Tübün başındaki
okülerden bakılır. Döndürücüdeki
objektiflerle görüş yoğunluğu
belirlenerek örnek incelenebilir.
Tablanın altında, kondensatör
denilen bir lens sistemi bulunur. Örnekleri
ışıklandırmak için
ışık kaynağı ya
da bir ayna kullanılır.
Mikroskoplar
kullanılacağı zaman farklı
objektif özellikleri dikkate alınmalıdır
ki bunlar objeyi en uygun biçimde
incelemeye ve en iy görüntü elde
etmeyi sağlar. Aşağıda
bahsedilen bu özellikleri anlatıyoruz:
- Obje büyüklüğüyle görüntünün
doğru orantılı olduğu
üretim oranı, örneğin 4:1,
40:1, ...
- Objenin konturların net gözlemlenebilmesini
sağlayan tanımlayıcı
güç kapasitesi objektifleri
- Çözünürlük limiti, iki objenin
farklı olarak gözlemlenmesini sağlayan
en küçük mesafedir.
- Penetrasyon gücü, örneğin
farklı bölgelerini gözlemleyebilmemizi
sağlar.
- Ön mesafe, ön lensler ile tabladaki
obje arasındaki mesafe olup odaklanıldığında
azalır.
- Tam büyütmede
okülerin de bir büyütmesi olduğunu
hesaba katmak gerekir. Bu yüzden imajın
tam büyütmesini, objektif büyüteci
ve oküler
büyütecinin birlikte çalışmasının
sonucunda gözlemleriz.
Mikroskopla
gözlem yapabilmek için gerekli adımlar.
Mikroskoplar ile iyi bir gözlem
yapabilmek için bazı adımlar
gereklidir. İlk akılda
bulundurulması gereken, gözlemleneceke
objenin ya da örneğin belirgin bölümlerin
daha net görülebilmesi için işlemden
geçirilmesidir. Ve belli bölümleri
ileride yapılabilecek gözlem için
saklanmalıdır.
İki adım vardır:
sabitleme ve renklendirme. Sabitleme için
gözlem yapacağımız
objenin gözlem sırasında
hareket etmesini önlemek için yapılır.
Bunun için farklı sıvılar
ya da sıcaklık uygulayarak
kurutma yapılabilir ve sonrasında
uygun ortamda yıkanarak gözlem yapılabilir.
Renklendirme için ilgilendiğimiz
parçaların ayrılarak boyanması
gerekir. Bu gama renklendirme işlemi
çok geniştir ve örneğin her
farklı parçası için başkadır,
örneğin gözlemlenecek olan örnek
bir hücreyse hücre nükleosunun parlak
yeşil (fuşin), metil yeşil
renge boyanması gerekir. Eğer
aynı örneğin sitoplazmasını
gözlemleyeceksek asidik fuşin, yeşil
ışık veya eosin vb.
kullanılmalıdır.
Örnekler gözlem için hazırlandıktan
sonra örnek temiz bir cama (lam) konur
ve saydam cam ve ince (örtme camı,
lamel) ile kaplanır ve mikroskopla
gözlem için mikroskoba konur. Örneklerin
büyütülmüş görüntüsünü
elde etmek için oküler ile
objektifleri kombine etmek
gerekir. Sonrasında örneğe
odak yapmak için kaba ayar yapılır
ve arkasından ince ayara geçilir,
bu şekilde net bir görüntü elde
edilebilir. Tam netlik sağlandığında
objektifler değiştirilerek
istediğimiz büyüklük bulunur. Mükemmel
gözlem için ışık kaynağı
diyaframla ayarlanarak istenilen orana
getirilir.Mikroskoplar çıplak gözle
görülemeyecek kadar küçük objelerin
gözlemlenmesi için kullanır.
Optik lenslere dayalı optik
mikroskoplar en yaygın mikroskop çeşididir.
Mikroskop çeşitleri
:
Basit mikroskoplar:
sadece büyüteç camı kullanan türler
Bileşik
mikroskoplar: Gözlenecek objenin
görüntüsünü büyütmeye yarayan bir
dizi lens içeren mikroskoplar (optik
mikroskoplar)
Ultraviyole
ışık mikroskoplar:
Bu tür mikroskoptaki imaj, örneğin
molekullerinin
ışığı emmesiyle
ilişkilidir. spektrofotometreden çok
farklı çalışma biçimine
sahip olsa da sonuç fotoğraf
olarak kaydedilir. Önemli bir nokta ise
bu mikroskoplar direkt okülerden bakılamamasıdır
çünkü ultraviyole ışınlar
retinaya zarar verir.
Elektron
mikroskoplar: Bu
mikroskoplar küçük objelerin görüntüsünü
oluşturmak için görünür
ışık (foton) yerine
elektron kullanırlar. Elektron
mikroskobunda elektronlar elektron
tabancasında üretilir ve vakum tüpünde
dolaştırılır ve hızlandırılırlar.
Bu hızlanmayla dalgaboyu kısalır
ve yüksek çözünürlük elde edilir.
(elektronlar, fotonlardan daha kısa
dalga boyuna sahiptir ve bu sayede daha
küçük parçalara bölünebilir)
Elektronlarla yapılan büyütme diğer
optik mikroskop büyütmelerden 500.000
kat fazladır ve bu sayede çok küçük
cisimler bile gözlemlenebilir. Orjinal
imajlar siyah beyazdır.
Geçirimli (transmisyon)
elektron mikroskoblar (TEM):
Elektronlar vakumda hızlandırılarak
elektro mıknatıslar ile
sabitlenmiş ve boyanmış
örnek üzerine sabitlenmesi sağlanır.
örnek bu elektronların bazılarını
emer ve diğer elektronlar ise büyütülmüş
görüntüyü oluşturur. Görüntü
film üzerinde veya fosforlu ekran üzerinde
yakalanır ve objenin gerçek
boyutundan bir milyon kat fazla büyütme
sağlanabilir.
Taramalı (scanning)
elektron mikroskoblar (SEM): örnek
çok ince bir metal katmanla kaplanır
ve elektron taraması yapılır.
Bir dedektör örneğe çarpan
elektron miktarını belirler ve
görüntüyü oluşturur. Görüntü
üç boyutlu oluşturulabilir ve
televizyonda gösterilebilir (metalik ve
organik maddeler için)
Tarama sondalı
mikroskoplar: Bu tür
mikroskoplar lensteki bir transmitöre
sahiptir. Ve sonda ile incelenmek
istenen örneğin yüzeyi taranır.
Işık
yansıtan mikroskoplar: Bu
mikroskoplar saydam ve sıvı örnekler
için kullanılırlar. Kan, hücre,
bitki testleri alanlarında kullanılmaktadır.
Klasik ışık yansıtmalı
objektiflerin çalışma uzaklığı
çok küçüktür, 4mm'nin altındadır.
Bu yüzden bu sınıf
mikroskoplar çok içnce hazırlnamış
örnekler için uygundur.

Örnekler, örnek tablası
üstüne konarak üstü kaplanır. Işık
mikroskoplar, genel olarak büyük
bir büyültme oranına sahiptir
(40'tan 1000 kata kadar). 1000 kat büyültme
yapabilmek için örnek ile örnek üstünü
örten lam arasındaki havayı
engellemek adına bir damla
imersiyon yağı damlatılmalıdır.
400 kat büyültme için herhangi bir özel
teknik uygulama yapılmadan büyültme
gerçekleştirilebilir. Okülerleri
değiştirerek
ışık mikroskobunda daha
fazla büyültme yapılabilir.
Floresan Mikroskoplar: A vitamini gibi
ultraviyole ışığa
maruz bırakıldığında
görünür ışık dalga
boyu spektrumunda floresan
ışığı yayan
veya antikorların belirlenmesi gibi
bir kümeyi floresan
ışığıyla görünür
kılarak doğal floresan moleküllerini
incelemede kullanılır.
Bitkilerin
yeşil yaprakları (klorofil) kısa
dalga boylu yüksek ışınla
kırmızı olarak floresan
ışığı yayar. Bu
tür bir ilk floresan
ışığı için
mikroskopta inceleme için herhangi bir
ön hazırlık gerekmez. İkinci
türde ise floresan
ışığı yaymayan
objeler bir floresan renkle boyanır.
Örneğin Akridin turuncusu, hücre
çekirdeğine mavi
ışık tutulduğunda
floresans yeşili olarak gösterir.
Burada floresans sadece floresans boyasıyla
hazırlık yapıldığında
oluşur.

Bir floresans immun, floresans boyasıyla ( neredeyse herzaman FITC:
floresan izothiosiyanat ) bir antikor
birleştirir. Bu antikorlar çok
belirgin biçimde üretildiklerinden
belli biyolojik yapıları tanımlamada
kullanılır. Boya ile birleşim
pratik olarak antikor üzerinde gerçekleşir.
Bu boyalar tabii ki çok spesifik seçilir
ve geleneksel ikinci tür floresans gibi
yoğun değildir.
Mikroskoplar ana objektiflerin değiştirilmesi
Hücreleri
örneğin merkezine koyarsanız,
daha büyültme için objektif değiştirdiğinizde
resmi tekrar yakalamak daha kolay olur.
Objektifi, revolveri (hareketli kafa) döndürerek
değiştirirsiniz. Neredeyse her
zaman yeni görüntü daha net olur.
Mikrometre ile ince ayar yaparak daha da
netlik sağlanabilir. Aynı işlemi
diğer bir objektif için de
tekrarlayabilir ve daha fazla büyültme
alabilirsiniz.

Aşırı büyültmeler için dikkate alınması
gerekenler:
Aşırı büyültmelerde
diyafram çok fazla kapalı olmamalıdır
ki bu durum çizgiler oluşmasına
ve görüntünün net olmamsına yol
açar. Bu yüzden diyafram açılmalıdır.
Diyafram tam açık olduğunda
ise görüntü zayıf olur ve çok
bir şey görülemez. Bu durumda ise
diyafram biraz kapatılmalıdır.
Eğer uygun ayarlama yaptığınız
halde görüntü zayıfsa oküler
veya lens kirli olabilir. Temizlemek
sorunu çözebilir.
Reflekte ve
transmite ışık stereo tip
mikroskoplar:
Bu mikroskoplar büyük objelerin görüntülenmesi
için kullanılır. Kullanım
alanı örneğin böceklerin,
bitkilerin, metal paranın
incelenmesi veya madde analizi gibidir.
Bu tür mikroskopların bir çoğunun
40 mm gibi bir çalışma
mesafesi vardır. Bu yüzden büyük
maddeler veya materyal testi için
idealdirler. Normalde bu modeller binoküler
olarak sunulur.
Dijital
mikroskoplar: Dijital
mikroskoplar, konvensiyonel mikroskobun
eşidir. Testler, mikroskoptan doğrudan
yapılamaz ve bunun yerine tam bir
sanal imaj olarak verilir ve örnek daha
sonra taranarak istenilen çözünürlük
ayarlanır.
İçinde bulunan otomatik
odak ile imaj her daim nettir. Tarama
ile oluşturulan görüntüler final
görüntüyü oluşturmak için
kullanılır ve bu son imaj veri
tabanına kaydedilebilir.
Atomik kuvvet mikroskoblar: Bu
model mikroskoplar tarama tünelli
mikroskop modellerine ve bunlardaki çözünürlüğe
benzer ama kondüktör olmayan
materyaller için kullanılırlar
çünkü sivri bir uçla örneğe
dokunulur ve atomik gücün etkileri gözlemlenir.
Petrografik
mikroskoplar: Metamorfik ve
magmatik kayaların içerdiği
mineralleri tanımlamada ve
miktarlarını bulmada kullanılır.
İncelenen örneğin içinden geçirilen
ışığı polarize
eden bir cihazı vardır.
Tünel tarama
mikroskoplar: Bu mikroskoplarda
çok ince bir sivri uç bulunur ve bu uçla
bir atom tanesi yakalanabilir.
İğne ucu maddenin üstünde
yaklaşık 1nm mesafede tutulur
ve zayıf bir elektirk akımı
1 voltluk bir volyaj üretir. Örneğin
yüzeyini bu iğne ile zikzak biçimde
çizerek örneğin topografisi çıkarılır.
Karanlık alan
mikroskopları: Bu tür
mikroskopların amacı, örneğin
yapısı tarafından yayılan
ya da emilen
ışığı algılamaktır.
Bu yüzden indirekt çok güçlü bir
ışıkla örneği aydınlatan
özel bir kondensatör aracılığıyla
çalışır.
Faz kontrastı
Mikroskopları: Yaşayan
hücreleri ve renksiz hücreleri gözlemlemede
kullanışlıdır.
Polarize
ışık mikroskobu: Işık
kaynağı ve örnek arasına
bir polarize filtre eklenerek optik
mikroskopların modifiye edilmiş
halidir. İkinci bir polarize
filtresi objektif ve gözlemleyici arasında
yer alır.
Konfokal
mikroskoplar: Lazer bir aydınlatıcı
kullanır ve örneğin bir çok
iki boyutlu remini çıkararak
bilgisayara gönderir. Bu yöntemin
avantajı, imajların çok
keskin konturlara sahip olmasıdır.
Sanal mikroskoplar:
Adli tıpta mikroskobik objelerin
davranışlarının
incelenmesi için geliştirilmiştir.
Karşı
madde mikroskobu: Bu mikroskoplar
elekronların pozitron olarak
bilinen anti maddesine dayanır ve
semi kondüktörlerin yüzeylerini yüksek
kalitede gösterebilir.
Monoküler, binoküler
ve trinoküler mikroskoplar:
Monoküler
mikroskoplar, mikroskop dünyasına
girmek için en ekonomik olanlardır.
Bir objektif kullanarak görüntü
kaybolmaz. Daha uzun ve rahat bir görüş
için binoküler mikroskoplarla çalışılmalıdır.
İki gözün kullanımıyla
bell bir zamanda daha rahat görüş
yapılır. Binoküler
mikroskoplarda standart parçaların
yanı sıra daha yüksek ve
kompleks ışık veren
prizma düzenlemesi vardır.

İmajların kayıt altına alınabilmesi
için trinoküler mikroskoplar mevcuttur.
Bunlar binoküler mikroskoplara ek bir tüp
ilavesine sahiptir. USB kamerayla
imajları kaydedebilir. Kaydedilen
imajlar bilgisayara ya da dizüstü
bilgisayara aktarılabilir. Ayrıca,
binoküler mikroskoplara bir mikro oküler
bağlama imkanı da vardır.
Bu mikro oküler, mikroskobun bir okülerine
takılır. Mikro oküler, video
mikroskoplarını ekonomik biçimde
transfer etmeye yarar.

Mikroskoplar
gereksinimleri
:
Mikroskoblar ne amaçla kullanılacığı
parçalarına bağlıdır.
400 ila 600 kat normal büyütme
yapan mikroskoplarda yeterli
ışık vardır. Faz
kontrastı veya karanlık alan
aydınlatması gibi özel aydınlatma
obje detaylarını boyama hazırlığı
gerektirmeksizin gösterebilir.
Mikroskoplar
tarihi 1610'a gider ve İtalyan kayıtlar
ilk Galileo tarafından kullanıldığını
gösterir lakin Flemenk kayıtlar
ile karşılaştırıldığında
aynı tarihlerde Zacharias Jansen
tarafından kullanıldığını
belirtir. Bununla birlikte Galileo'nun
dahil olduğu İtalya'daki ve büyük
ihtimalle Avrupa'daki en eski akademi
olan Lincei Akademisi, bir arının
mikroskobik görüntüsüyle ilgili bir
araştırma yayınlamıştır.
1660-1665 yılları arasında
boy gösteren Malpighi de kan akışının
mikroskop görüntüsü araştırmasıyla
ilgili araştırma yayınlamıştır
ki bu araştırma Harvey'in (kan
dolaşımıyla ilgili ilk
tanımı yapan doktor, lakin
Harvey doğmadan önce İspanyol
Servetus çeyrek yüzyıl önce akciğer
kan dolaşımıyla ilgili
tanım yapmıştır ama
sapkın olarak gösterildiği için
kitapları yakılmıştır
ama sonrasında üç kopyası
bulunmuştur) tezini doğrulamıştır.
Sonraki yıllarda Robert Hooke (biyoloji,
tıp, fizik, mikroskobi, mimari ve
diğer alanlarda yaptığı
araştırmlar nedeniyle
tarihteki önemli İngiliz bilim
adamı) tarafından yapılan
yeni bir araştırmaya rastlarız.
17. yy ortalarına doğru
Flemenk ticaretçi Anton van Leeuwenhoek
ev yapımı mikroskopla araştırma
yapmıştır ve ilk defa
protozoa, bakteri, spermatozoa ve kırmızı
kan hücrelerini görüntülemiştir.
18. yy boyunca mikroskoplar daha kolay
kullanım ve mekanik tutarlılığa
sahip olmuşlardır. 1877'de
mikroskoplar üzerinde önemli bir gelişme
yaşanmıştır ve bu
gelişme optik mikroskoplar için
Carl Zeiss ( Alman optikçi,
mikroskoplar yapımında
ilk defa lensleri kullanmıştır)
su imersiyonu yerine sedir yağı
kullanarak 2000 kat büyütme
yakalamıştır. 30'ların
başlarında ise optik
mikroskoplarda en büyük gelişme
yaşanmıştır. Bununla
birlikte ileriki araştırmalar
için bilim insanları elektron
mikroskoplarını geliştirmişlerdir
ve 1931 yılında transmisyon
elektron mikroskobu (TEM) ve hemen ardından
1942'de elektron tarayıcı
mikroskoplar (SEM) geliştirilmiştir.
Her iki mikroskopta taş, metal ve
organik
maddeler için yüksek çözünürlüklü
imaj verebilmişlerdir.
|